Doğanın Sağlığa Hediyesi: 'Maden Suyu'

Doğanın Sağlığa Hediyesi: 'Maden Suyu'

Doğanın Sağlığa Hediyesi: 'Maden Suyu'

Doğanın Sağlığa Hediyesi: 'Maden Suyu'Maden suyu; çözünmüş mineral tuzları, karbondioksit gazı ile çıkarıldığı toprağın özelliğine göre çeşitli spesifik elementleri içeren tamamen doğal yer altı sularıdır. Günümüzde soda ile maden suyunun birbiri ile aynı olduğunu düşünürüz ancak soda maden suyunun aksine sadece içme suyuna karbondioksit gazı eklenerek elde edilmiş bir sudur. Maden suyu gibi herhangi bir mineral veya element içermez.

Maden suları yani diğer adıyla mineralli sular bahsettiğim gibi çıkarıldığı toprağın özelliğine bağlı olarak değişmekle birlikte; başlıca sodyum, kalsiyum, magnezyum, fosfor, klor, potasyum, flor, bikarbonat, sülfat ile bunların yanında demir, bakır, çinko, iyodür gibi birçok mineral içermektedir. Bu mineraller vücudumuzda birçok metabolik görevlere sahiptir.

Kalsiyum hepimizin bildiği gibi çocukluk çağından başlayarak ergenlik, hamilelik, menopoz ve yaşlılık dönemlerinde vücudun başlıca ihtiyacı olan mineraldir. Kemik ve diş sağlığında büyük önem taşır. Çocukluk ve ergenlikte kemik oluşumlarında, hamilikte artan gereksinmeyle birlikte kemik ve diş kayıplarının engellenmesinde, yaşlılıkta osteoporoz riskine karşı kalsiyum gerekli miktarlarda alınmalıdır. Maden suyu kalori içermemesi ve içebilirliği ile ulaşılabilirliğinin kolay olması sebebiyle günlük kalsiyum alımını artırabilmek adına en büyük yardımcı içeceklerden biridir.

Magnezyum kalp ve damar sağlığı açısından önemli bir mineraldir. Kas kasılmalarını engellemesi nedeniyle özellikle hamilelik döneminde ihtiyacı daha çok hissedilir. Bu nedenle hem kalp damar sağlığının korunmasında hem de hamilelikte kas kasılmalarının azalması için magnezyum içeriği yüksek maden suları tercih edilmelidir.

Flor diş sağlığında, potasyum hücresel aktivitelerde, iyodür troid bezi çalışmasında, klor vücudumuzdaki sıvı – elektrolit dengesinin oluşturulmasında, sülfat safra kesesi ve sindirim sistemi fonksiyonlarının harekete geçirilmesinde yararlı olan mineral ve elektrolitlerdir. Maden suları vücuda bu denli yararlı olan mineral ve elektrolitleri bir arada bulundurması açısından mucizevi bir içecek olarak düşünülebilir.

Diğer bir yararı aslında herkesin öncelikle aklına gelen mide ve sindirim sistemi üzerine olan etkisidir. İçeriğinde bulunan karbondioksit sayesinde hazmı kolaylaştırır. Midenin asidik yapısını nötrleştirerek günümüz hızlı yaşamının getirdiği strese bağlı gastrit ve ülser gibi sindirim sistemi hastalıklarının azalmasına da yardımcı olur.

Maden suları ile ilgili bilinen daha doğrusu yanlış bilinen diğer bir konu ise sodyum içeri ile ilgili. Fazla sodyum kan basıncını yükselterek hipertansiyon ve kalp damar hastalıklarına yol açabilir. Yüksek sodyum içerikli maden suları hipertansiyon riskini artırabilir. Ancak günümüzde artık maden suları düşük sodyum – yüksek kalsiyum ve magnezyum içerikli olarak da üretilmektedir. Bu yüzden artık her alışverişte kazanmış olmamız gereken etiket okuma alışkanlığına bu içeceği satın alırken de dikkat edilmeli, düşük sodyum, yüksek kalsiyum ve magnezyum içeren maden sularını tercih edilmelidir.

Beslenme uzmanları olarak sağlıklı beslenmede yetişkin bir bireyin günde en az 1,5 – 2 lt su içmesi gerektiğini her zaman anlatırız. Genelde sıvı tüketimi düşünülünce sudan sonra akla ilk gelen çay ve kahve olur. Diüretik etkileri düşünüldüğünde çay ve kahve bu sıvı tüketiminin içerisinde olmaz. Maden suları; sudan sonra bize bu noktada en iyi yardımcı içecek olarak düşünülebilir. Yapılan araştırmalar günde 600 ml( yani 3 su bardağı) maden suyu tüketmenin vücuda olumlu etkilerinin olduğunu kanıtlamıştır. Yemek öncesinde, yemekle beraber veya yemek sonrasında maden suyu tüketerek hem hazmı kolaylaştırır hem de birçok yararlı mineral ve eser elementten faydalanabilirsiniz. Özellikle sıcak yaz günlerinde vücuttan fazla su ve bunun yanında terle beraber mineral kayıpları olur. Bu dönemde vücudun sıvı ihtiyacı 2 – 3 lt civarına çıkabilir. Bu dönemlerde de hem sıvı alımını arttırmak hem de terle kaybedilen mineralleri yerine koymak için maden suları çok doğru bir tercihtir.

Hamilelik vücudun tüm gereksinmelerinin arttığı annenin hem bebeğini hem kendini besleyebilmek için daha dikkatli olması gereken bir dönemdir. Bu dönemde artan kalsiyum ihtiyacını karşılayabilmek çok önemlidir. Annenin hem kendi kemik sağlığını korumak hem de bebeğin kemik gelişimine yetecek kadar kalsiyum alması gerekir. Bunu süt – yoğurt gibi besinlerden karşılamaya çalışırken kalsiyum içeriği yüksek mineralli sular tüketmek de hamilelikte annenin en büyük yardımcısı olabilir. Ayrıca magnezyum içeriği hamilelik kasılmalarını azaltabilir. Bikarbonatlar ile bulantının azalmasına da yardımcı olacaktır. Ayrıca düşük sodyum içerikli olanlarını tercih etmek ödemin oluşmamasını ve bol sıvı tüketiminin sağlanmasına yardımcı olur. Kalori içermemesi de hamilelikte fazla kilo alımına sebep olmayarak sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmesini sağlar. Hamileler istenilen her durumda günde 600 ml kalsiyum ve magnezyum içeriği yüksek, düşük sodyum içeren maden sularını tüketebilir.

Çocuklar büyüme ve gelişme evrelerinde vitamin ve minerallere daha çok ihtiyaç duyarlar. Kemik ve diş sağlığı söz konusu olduğunda kalsiyum onlar için en elzem mineral olarak karşımıza çıkar. Kalsiyum gereksinmesini karşılayabilmek için bol süt ve süt ürünleri tüketmenin yanı sıra maden suyu tüketmek de yardımcı bir kalsiyum kaynağı olarak önem kazanır. Ayrıca maden suyu içeriğinde bulunan flor diş sağlığını olumlu yönde etkiler. Oyun çağı çocuklarda terle vücutlarından su ve elektrolit kayıpları da oluşur. Maden suyu kaybettikleri su ve elektrolitlerin geri kazanımına yardımcı olur. Ayrıca ishal durumlarında da vücuttan kaybedilen fazla elektrolit ve sıvının tekrar alınmasında maden suyu kullanılabilir. Çocuklarda 5-6 yaş itibari ile her gün tüketmek şart olmamakla birlikte günde 1 bardak (200 ml) düşük sodyum – yüksek kalsiyum ve magnezyum içerikli maden suyu tavsiye edilebilir.